CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanlığı tarafından imzalanan uluslararası anlaşmalar arasında yer alan Türkiye ile Kamboçya Krallığı arasında yapılan ormanlık alan işbirliği mutabakatını eleştirdi. Gürer, anlaşmanın dikkat çeken yönlerini ve taşıdığı riskleri kamuoyuyla paylaştı.
"Gece yarısı yayımlanan bu anlaşmalardan biri, Türkiye ile Kamboçya arasında ormanlık alanlarda işbirliğine dair bir mutabakattır," diyen Gürer, anlaşmanın Dışişleri Bakanlığı tarafından imzalandığını belirtti. "Birleşmiş Milletler Tarım Örgütü verilerine göre, Kamboçya’da 10,94 milyon hektar ormanlık alan varken, Türkiye’de bu rakam 23,25 milyon hektardır. Türkiye, Kamboçya’nın iki katı orman alanına sahipken, böyle bir anlaşmanın hangi gereklilikle yapıldığı merak konusudur," ifadelerini kullandı.
Gürer ayrıca, Venezuela ile yapılan tarım anlaşmasına dair açıklamalarda bulundu.
"Kamboçya ile Türkiye arasında 7.396 kilometre mesafe var," diyen Gürer, söz konusu ülkenin Türkiye’den uçakla 22 saat mesafede olduğuna dikkat çekerek, "Daha önce Sudan ile yapılan tarım anlaşması gibi, bu anlaşmanın da benzer bir akıbete uğrayabileceği endişesini taşıyoruz," dedi.
ANLAŞMANIN İÇERİĞİ VE GİZLİLİK MADDESİ
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kamboçya ile yapılan anlaşmanın detaylarına da değindi. " Kamboçya ile yapılan anlaşma, orman ve orman arazisi rehabilitasyonu, entegre havza yönetimi, orman ağaçları ve fidanlarının üretimi, orman yangınları ile mücadele, çölleşme ve arazi bozulumu ile mücadele, sürdürülebilir orman yönetiminin desteklenmesi, sürdürülebilir yasal alanların korunması, odun dışı orman ürün ve hizmetlerinden faydalanma, orman hastalık ve zararlıları ile mücadele gibi maddeler içermektedir. Ayrıca, ormancılıkta izleme, rapor ve doğrulama amacıyla coğrafi bilgi ve uzaktan algılama dahil olmak üzere bilgi sistemleri uygulanması ve kullanılması, orman gen laboratuvarlarının teşvik edilmesi, iklim değişikliğinin azaltılması ve uyum sağlanması da bu maddeler arasında yer almıştır. Anlaşma, ormancılık alanında teknik bilgi paylaşımı, yetkililerin, danışmanların ve personelin değişimi, ortak çalıştay, toplantı, seminer, eğitim programları ve çalışma ziyaretleri düzenleyerek kapasite geliştirilmesini ve Tarım Orman Bakanlığı tarafından yürütülmesini öngörmektedir. Ayrıca, ilgili ticari kuruluşların teşvik edilmesi de anlaşmada belirtilmiştir. Ancak, 22 saat uçakla gidilen ve Türkiye'den 7.396 kilometre uzaklıkta, orman alanları Türkiye'nin yarısı kadar olan bir ülkeyle böyle bir anlaşma yapılması dikkat çekicidir,” dedi.
CHP’li, Ömer Fethi Gürer’in asıl dikkat çektiği nokta, anlaşmada yer alan gizlilik maddesi oldu. " Bu anlaşmanın içeriğinde ilginç bir madde var. Çok da rastlamadığımız bir şey. Diyor ki: "Taraflardan her biri yazılı olarak aksi kararlaştırılmadıkça iş ve mutabakat zaptına uygulanması için diğer taraftan alınan ve diğer tarafa sağlanan tüm belge, bilgi ve diğer veriler gizli olarak değerlendirilir." Ormanla ilgili karşılıklı alınan bilgiler, zaten açık alanda kullanılan bilgilerin dışında. Bu gizliliğe neden ihtiyaç duyuluyor? Neden böyle bir gizlilik var? Yazılı soru önergesi verdiğimizde, “Oradan buraya gelen ne kadar orman ürünü oldu? Ormanla ilgili ne yapıldı? Ne kadar gider var?” diye sorduğumuzda, “Yapılan anlaşma gereği gizlilik var, onun için bilgi veremeyeceğiz,” demekten ibaret bir madde gibi görünüyor. Buna neden ihtiyaç duyulmuş, bilmiyorum,” sorularını yöneltti.
"KENDİ SORUNLARIMIZI ÇÖZELİM"
Gürer, Türkiye’nin Avrupa Birliği ülkeleriyle orman ilişkilerini geliştirmesinin daha faydalı olacağını ifade ederek, "7396 km ötedeki ormanların varlığına ek olarak, ekvator iklimi ile bölgesel iklim uyumumuz da yok. Ne geliştirilecek? Turistik seyahatlerden başka çalıştaylar, toplantılar ve buna benzer giderler mi oluşacak? Ayrıca, gizliliği esas alan bir düzenleme olduğuna göre, oradan buraya ne gelecek, buradan oraya ne gidecek? Bu konular düşündürücü. Sudan’da yaşanan örnek, bu konuda Türkiye’nin model olarak doğru, ancak uygulama olarak yanlış bir girişimde bulunduğunu gösteriyor." dedi.
Gürer ayrıca, Sudan örneğini hatırlatarak, "Sudan’da bir tarım anlaşması yapıldı, şirket kuruldu, 10 yıl gidip gelindi, sonunda anlaşma tasfiye edildi. Bu süreçte ne kazandık?" şeklinde konuştu.
KENDİ ÜLKEMİZİN TARIMINA ODAKLANALIM
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın mevcut sorunlarına dikkat çeken CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, " Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bugünkü bünyesiyle zaten Türkiye’de tarımı yönetemediği bir gerçek. Gıdada mevcut denetim eksikliği de ortada. Bunun yanı sıra, ormanlarla ilgili ortaya çıkan yangın ve diğer sorunlar kamuoyunun bilgisinde. Siz, kendi ülkenizde tarımı yönetemezken, ormanlarla ilgili sorunlar çözülmemişken ya da gıdada yapmanız gereken pek çok iş varken, kalkıp başka ülkelerde orman anlaşmaları yaparak neyi ve nasıl düzelteceksiniz? Bu da bir soru işareti," ifadelerini kullandı.
VENEZUELA İLE TARIM ANLAŞMASI GÜNDEMDE
CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Venezuela ile yapılan tarım anlaşmasına dair, "Bu anlaşma, Türkiye’den 10.563 kilometre uzaklıkta, Güney Amerika’da yer alan Venezuela ile yapıldı"diye konuştu.
Gürer, Venezuela ile yapılan anlaşmanın detaylarına değinerek, " Bu anlaşmada, Venezuela’ya teknik anlamda yardımcı olunacağı, oradaki ürünlerle ilgili farklı bilgilerin aktarılacağı, onların daha iyi ürün yetiştirmesinin sağlanacağı gibi ifadeler yer alıyordu. Ancak, bu çalışmalarla ilgili sonraki dönem bakanlarının aynı bilgiye sahip olmadığı ortaya çıktı.
Sudan’ın dışındaki Nijer ve Venezuela’da yapılacak çalışmalarla ilgili, bakanlık bilgi vermediği gibi, “Bizim böyle bir konuda bilgimiz yok,” diye yazılı yanıtlar verildi. Dışişleri Bakanlığı ise, “Anlaşma var,” diyordu. Nijer’le ilgili, hatta “TİGEM görevi var,” deniliyordu. Ancak Tarım ve Orman Bakanlığı, ‘Yok böyle bir anlaşma,’ diye yanıt verebiliyordu." ifadelerini kullandı.
BİTKİ KARANTİNASI VE İŞBİRLİĞİ GÜNDEMDE
Gürer, Venezuela ile yapılan anlaşmanın bitki karantinası alanında karşılıklı yarar sağlayacak maddeler içerdiğini belirtti. "Buradaki yapılan anlaşmada, bitki karantinası alanında karşılıklı yarar sağlayan ilişkinin genişletileceği belirtiliyor. Venezuela Tarım Sağlığı Kurumu aracılığıyla bir işbirliği öncelikleniyor. Bitki sağlığı ve mevzuatına tabi ürünlerin ithalatı, ihracatı ve transit geçişini düzenleyen, kendi topraklarında yürürlükte olan mevzuata uygun çalışmaların yanı sıra her iki ülkenin bitki sağlığı gözetim sistemlerini iyileştirmek, güçlendirmek için gerekli değişimleri ve yardımı gerçekleştirmeyi; mümkün olduğunda sevkiyatların veya ülkeler arası gerçekleşen ticaretin bitki sağlığı statüsünün garantilerini artırmak için iki taraflı olarak tanımlanan zararlılardan arınmış alanların oluşumunu ele alıyorlar. Böylece Venezuela ile daha önce yapılan görüşmelerin ardından bir anlaşma da bu doğrultuda gelmiş," dedi.
TÜRKİYE’NİN TARIM SORUNLARI
Türkiye’nin tarımda içinde bulunduğu durumu eleştiren CHP’li Gürer, "22 yıllık uygulamalarda ortaya çıkan tablo da iç açıcı değil. Her bakan değiştiğinde politika değişiyor, her bakan geldiğinde yeni bir mevzuat ve çalışma programı açıklanıyor. Her açıklanan, bir sonraki açıklamada yapılmadığı halde tekrar gündeme geliyor. Algıyla kamuoyu sanki yeni bir şey varmış gibi gösteriliyor; ancak uygulamada bunlar gerçekleşmiyor.
Ne şura toplantılarında alınan kararlar ne de önceki destekleme çalışmaları, istenen değişimi ve dönüşümü sağlayabiliyor. Siyasi iktidar, tarım kanunu çıkarmasına rağmen 21. maddesine göre milli gelirin %1’ini çiftçiye verme taahhüdünü gerçekleştirmiyor. 2025 yılında milli gelirin %1’i 615 milyar lira yapıyor; ancak çiftçiye ayrılan destek yalnızca 135 milyar lira. Bu durumda çıkarılan kanun uygulanmıyor, alınan kararlar hayata geçirilmiyor. Sulamada sorun var, arazi toplulaştırmada sorun var, üretim maliyetlerindeki artışın yanı sıra pazarlamada sorun var. Kooperatifçilikte sorun var, raftaki ürünlerin içeriğiyle ilgili yurttaşların gıdaya erişiminde yaşadığı olumsuzluklara karşı tek güvencesi olan bakanlığın yeterli denetim yapmasında sorun var," dedi.
"ÖNCE KENDİ TARIMIMIZI GELİŞTİRELİM"
Türkiye’nin başka ülkelere tarımsal bilgi aktarmasının eleştiriye açık olduğunu vurgulayan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Türkiye’de şu an 21 üründe arz açığı var. Buğday, arpa, pamuk, mısır gibi stratejik ürünlerde sorun yaşanırken, başka ülkelerin tarım sorunlarını çözmeye yönelik projeler geliştirmek düşündürücü" ifadelerini kullandı.
Ömer Fethi Gürer, konuşmasını şu çağrıyla sonlandırdı: "Kendi çiftçimizi, besicimizi, üreticimizi sahiplenelim. Tarıma gerekli destekleri verelim. Yaşanan afetler karşısında üreticimizi koruyucu önlemler geliştirelim. Önceliğimiz Türkiye’nin tarımını geliştirmek olmalı."